Ynt: 'egeli' 2012
Ertesi gün, gün boyu süren şiddetli rüzgar ve sıcak hava nedeniyle, karavan dışına çıkamadık.
Ancak akşamüzeri yola çıkarak Sarımsaklı'ya geldiğimizde, yoğun kalabalıkla karşılaştık. Karavanı parkedecek kafamıza uygun bir yer bulamayınca (otoparklar pek güven vermedi), her zamanki yerimize Ayvalık - Yunus Emre Parkı'na yöneldik. Burası hem hafif esintili, hem sakin.. Bir yanda Cunda'nın, diğer yanda Ayvalık'ın ışıkları..
Aynı yerde dört karavan daha vardı. Bizimle ve daha sonra gelen yabancı bir karavanla, bir karavan parkı görünümü oluştu. 34 plakalı kamperin önünde oturan sevimli ailenin, İnsel Bey ve ailesi olması bizim için hoş bir sürpriz oldu.. Kısa bir sohbet olanağı bulduk..
Ertesi sabah onları İstanbul'a doğru yolcu ettikten sonra, biz de yola koyulduk. Sahilden gitmeyi düşünerek girdiğimiz yol, bazen bozuk, engebeli, bazen düzgün, bazen ağaçlarla kapanarak devam etti, sonunda Gömeç'e çıkabildik. Geçen yıl da uğradığımız Sami Ünlü (züğürt gezençi) arkadaşımızı görelim, dedik. Ancak evde bulamadık, bahçesinden dışarı sarkmış olan asmadan bir-iki salkım üzüm ve iki nar aldık.. Helal etsin...
;D
Gömeç sonrası, Burhaniye- İskele'de, her zaman keyifle kaldığımız marinanın araç girişine kapanmış olduğunu gördük. Havanın sıcak olması nedeniyle kalabileceğimiz serin, esintili bir yer arayışına girdik. Deniz kenarları öylesine parsellenmiş, zaptedilmiş ki.. Taa Küçükkuyu- Assos yol ayrımına kadar konaklamak için bir avuç yer bulamadık..