Seyyah-34 İle Tarihe Yolculuk Başlıyor

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan seyyah-34 Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 1,886
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 196,728

..

  • KONU SÝLÝNSÝN

    Kullanılan: 0 0.0%
  • SADECE SIKINTILI YAZILAR SÝLÝNSÝN

    Kullanılan: 0 0.0%
  • KALDIÐI YERDEN DEVAM ETSÝN

    Kullanılan: 0 0.0%
  • BU ÞEKÝLDE KALSIN

    Kullanılan: 0 0.0%

  • Kullanılan toplam oy
    0
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Ynt: Seyyah-34 İle Tarihe Yolculuk Başlıyor

[attachment=1][attachment=2]

Kınık'a,Patara'ya ve Ovagelemiş'yukarılardan son kez bakıyor bir kaç karede buradan alıyor ve Kalkan'a doğru yola devam ediyoruz.

[attachment=3][attachment=4]

"SEYYAH-34 İLE TARİHE YOLCULUK" SON HIZLA DEVAM EDİYOR. Kaçırmayın derim.







 

Etiketler
Ynt: Seyyah-34 İle Tarihe Yolculuk Başlıyor

sukret' Alıntı:
kemal bey merhaba
elinize saglık
herşey günümüz tabiri ile 10 numara
gezinize gezi anlatımınıza ve fotograflarınıza imrendim
iyiki gezdiniz ve bende sanki sizinle birlikte gezdim.hemde sıkılmadan
iyi akşamlar
Sayın şükret bey beğenileriniz beni ziyadesi ile memnun ediyor,yorgunluğum gidiyor,iyi bir iş yaptığımı ,faydamın dokunduğunu sizlerden duymak binlerce resmi yükleme ve bilgi notlarını aktarma paylaşma şevkimi arttırıyor.Sizin ise bunları burada duygularınızı yazıya dökmeniz ise sizin teveccühünüz. Sizlerinde gözlerinize sağlık.
saygı ve sevgilerimle.
Kemal
 

Ynt: Seyyah-34 İle Tarihe Yolculuk Başlıyor


balıklar afiyet olsun ağbi, 90-2003 arası hemen hemen hersene tenmuz ağustos hep oralarda gezerdim iş ve imkanlar iki ay tatile müsade ederdi, resimleri görünce ister istemez ahhlıyoruz ;D, özden'de çok sevdiğim yerlerden biridir
 

Ynt: Seyyah-34 İle Tarihe Yolculuk Başlıyor

"Seyyah-34 İle Tarihe Yolculuk Başlıyor" Gezi dizisinin yayınlamansına İstanbuldan evimizden devam ediyoruz.
Bu gezi resimlerini ve gezi notlarını nisan sonuna yetiştirmem gerekiyor zira yazlıkta yapacak çok işlerim var.Şayet yetiştiremessem bir daha ekime kadar hiç bir şey yayınlayamam.
Bu arada bu gezimiz ile en büyük eksiğimizi şimdi itiraf etmeliyimki sizlere yollarda dinlediğimiz ağırlık Türksanat olmak üzre çeşitli müzikleri Neş'e ,sevgi ve muhabbet aşılı şarkılar hep bizim şarkılarımız olmuştur.Karamsar ne bir şarkı ne bir muhabbeti asla sevmiyoruz da yapmıyoruzda.
Ama nasıl olduysa bunları sizlerle paylaşmak aklıma gelmedi ama henüz gezimizin daha tam orta kısmındayız artık zaman zaman aklıma geldikçe bu sevdiğimiz dinlediğimiz müzikleri de içinde onlarca dosya yüklü kendi hazıladığım özel cd mi sizlerle paylaşmak isterim diyor ve gezimize güzel bir şarkı ile devam ediyoruz.

İlk şarkı benden çok sevgili Eşime gelsin

hayal gözlüm

sevilmeyi sevmeyi
en güzel duyguları
rengarenk şu hayatımı
hepsini ben senden öğrendim

ağlayan şu gözlerimin
şu en acı hislerimin
pınarını silmeyi
hepsini ben senden öğrendim!

sen benimsin hayal gözlüm
şu yarınlar ikimizin
sensiz olmak asla olmaz
ben senden hiç ayrılamamki...

sen benimsin hayal gözlüm
şu yarınlar ikimizin
sensiz olmak asla olmaz
ben senden hiç ayrılamamki...

Veee yola devam

Biliyorsunuz ki artık Googlenin yeni hizmetlerinin biride görmüş olduğunuz bir yazıyı karartıp üzerine geldiğinizde hemen yanında bir kutucuk çıkıyor oradan direk arama yapabiliyorsunuz bu şarkıları dinlemek için veya başka bütün aramalarınız için bir kolaylık olduğunu sizlerle paylaşıyorum.
Benim gibi bilgisayarı geç öğrenenlerin bilmediği o kadar çok şey varki... Bendeniz acizane 5 yılda 15 yıllık mesafe kat ettiğimi sanıyorum.
 

Ynt: Seyyah-34 İle Tarihe Yolculuk Başlıyor

Ben sizlere bu şarkının sözlerini yazarken bir yandanda dinliyorumdum yanımda olan eşim bunu tekrar çalmam için gözlerimin içine bakarak tekrarını rica ederek istedi.
Bende hay hay dedim...

Bir şeyi daha itiraf edeyim mi ? Ben burada bazı arkadaşların gezimizi bölmemek adına araya girip burada gezi notlarını böldüklerini ve benim kızıp üzülebilceğimi düşündükleri notları yazdılar.Ne demek kızmak bilakis memnuniyet duyduğumun bilinmesini isterim ve bu niyetle Bende onlara bu konu ile ilgli cevap yazmıştım ve yukarıda birden çok sekme açarak kullandığım Gezenbilir forumlarını karıştırdığımdan buraya yazacağım mesajımı tutum Karavancıların serbest muhabbet köşesinde ki foruma atmışım şimdi madem yeri geldi o günkü yazımı oradan tutup olduğu gibi hiç bir değişiklik yapmadan alıyor buraya kendi gezi notları forumumda yayınlıyorum.
Hani yine yeri gelmişken....

--------------------------------------------------------------------------------------------------------
--------------------------------------------------------------------------------------------------------

Ynt: Serbest Muhabbet Köşesi (Karavan Dünyası)
« Yanıtla #2328 : 18 Mart 2010, 11:32:37 » Alıntı

--------------------------------------------------------------------------------

Seyyah-34'de Dair bir açıklama.

Değerli Gezenbilirli dostlar,arkadaşlar benim bağlı olduğum değerler genel insalık kurallarıdır ve bunlar ezilmedikçe,geçersiz sayılıp alaya alınmadıkça sizi temin ediyorum ama hayatta,yaşamımda ama Gezenbilirde kızabilecek,arkadaşlarını kırabilecek veya vefasızlık edebilecek şuan itibarı ana sayfadan kopyaladığım veriye göre
"53776 Üye. Son üye: Maitane" den itibaren burada bu birbirinden güzel bilgi forumlarında en son kişi benimdir yani seyyah-34 Kemal'dir.
(Gurur ve onurla itiraf etmeliyimki Gezenbilir haricinde sadece satış ilanları verdiğim bir alışveriş sitesine üyeliğim vardır ve bunun haricinde hiç web sitesinde üyeliğim bulunmamaktadır)

Not: Sevgili Yusuf aybek kardeşiminde bir tv'de kameraman olarak benzer bir proğramda çekimlerini yaptığı yaptığı gerçek hayat hikayelerinin gerçek insan yüzlerinin ortaya konduğu,insanlık değerlerinin açığa çıktığı tvlerdeki evlendirme proğramlarında tarafların biribirinden hep istediği,arzu ettiği klasikleşmiş sözler ;Güven,Sadakat,Yalan,Aldatmak,ihanet,özveri,özeleştiri ve daha bir çok değerler herkes ama herkes tarafından isteniyor.Hatta ısrarla isteniyor ammma iş uygulamaya gelince iş icraata gelince başarabilenlerin sayısı 80 milyonda bir elin parmaklarını malesef geçemiyor.
İşte o bir elin parmaklarındaki 25 yıllık evli ben ve çok değerli eşim bırakın bağırıp çağırmayı evde veya dışarıda biribirine asla yüksek sesle bile hitap etmediği ve küfür ,hakaret,tekme tokat bunları hemen çöpe atın birbirimize 25 yıl boyunca fiskemiz dahi olmamış şansılıardan biriside bu Kemal arkadaşınızdır.
Belki değerli okurlara ve arkadaşlarımıza bir faydası olur zannı ile içimdeki duyguları sizlerle paylaşma gereğini duydum.
Paylaştıkça Artan Tat sloganı ile hepinize saygılar sevgiler sunuyorum.
 



Ynt: Seyyah-34 İle Tarihe Yolculuk Başlıyor

KAŞ - KALKAN

Kalkan, Antalya'nın batısında, Kaş'a bağlı turistik bir beldedir. Günümüzden yaklaşık 3000 yıl önceki Likya Uygarlığı'nın yaşadığı ve sayısız kentler kurulmuş Antalya ile Fethiye arasındaki topraklarda bulunan Kalkan ve çevresinde bu döneme dair şehir kalıntısı veya yerleşim görülmemektedir. Kalkan bundan 150 - 200 sene önce yakınında bulunan Meis isimli Yunan adasından gelen tüccarlar tarafından kurulduğuna inanılır. Tarih boyunca güvenilir bir liman olması, Elmalı-Gömbe-Bezirgan yörelerinden gelen tarım ve orman ürünlerinin pazarlandığı ve yüklendiği bir liman olarak önemini korumuş ama 1970'li yıllardan sonra Antalya karayolunun açılmasıyle deniz ticaretini zayıflayarak hemen hemen yok olma noktasına gelmiştir. Uzun yıllar ulaşım zorluğunun da etkisiyle çevre ilçeler gibi canlılık kazanamamış ve kendini korumuştur. Son yıllarda özellikle İngiliz turistler tarafından keşfedilmiştir. İngilizler'in başı çektiği yoğun bir yabancı nüfusu bugün Kalkan'a yerleşmiş durumdadır. Bu hızlı gelişmeye rağmen, Kalkan'ın sırtını yasladığı dağlara doğru yayılan kentin eski dokusunun bulunduğu bölüm korunabilmiştir. Belde içindeki deniz taşlıktır ama 13 km. uzaklıktaki Patara'daki plaj sığ denizi kumsalı ile bir alternatif oluşturur. Kalkan koyu mavi bayrak ödülü almaya hak kazanan temizlik ve güzelliktedir. Beyaz duvarlı evleriyle meşhur Kalkan, 1920'li yıllara kadar Kalamaki adıyla anılan eski bir Rum balıkçı köyüdür. O zamandan geriye kalan köyün kilisesi bugün cami olarak kullanılmaktadır. Turimin gelişmesi ve yabancı uyruklu kişilerin yaşamaya başlamasıyle değişik yan sektörler ve iş kolları yerini almış ve diğer beldelere bağımlılık azalmıştır. Kalkan koyunun açıklarında, üzerinde yerleşim olmayan Çata Adası bulunuyor.




[attachment=1]

 

Ynt: Seyyah-34 İle Tarihe Yolculuk Başlıyor

[attachment=1][attachment=2][attachment=3][attachment=4][attachment=5]









 

Ynt: Seyyah-34 İle Tarihe Yolculuk Başlıyor

[attachment=1][attachment=2][attachment=3][attachment=4][attachment=5]









 

Ynt: Seyyah-34 İle Tarihe Yolculuk Başlıyor

[attachment=1][attachment=2][attachment=3][attachment=4][attachment=5]

Karavancıların hayallerini süsleyen yabancı plakalı bir karavan bütün güzelliği ile Kalkan sahilinde demir atmış.









 

Ynt: Seyyah-34 İle Tarihe Yolculuk Başlıyor

Bizede bulaşsın bizimde bir tane olsun diye yanına yanaşıyorum bu virüs bizede geçer zannı ile...

[attachment=1][attachment=2][attachment=3][attachment=4][attachment=5]









 



Ynt: Seyyah-34 İle Tarihe Yolculuk Başlıyor

[attachment=1][attachment=2][attachment=3][attachment=4][attachment=5]









 

Ynt: Seyyah-34 İle Tarihe Yolculuk Başlıyor

[attachment=1][attachment=2][attachment=3]

Görmüş olduğunuz gibi o günlerde İstanbul kara kışlar yaşanırken burada denize giriliyordu.

[attachment=4][attachment=5]









 

Ynt: Seyyah-34 İle Tarihe Yolculuk Başlıyor

[attachment=1][attachment=2][attachment=3][attachment=4][attachment=5]

Kalkan hatırası









 

Ynt: Seyyah-34 İle Tarihe Yolculuk Başlıyor

Şimdi bu bir kaç karede eşi ile balık tutmak için Kalkan koyunda ağ atan yurdum insanı. Peki ne var bunda ? gayet güzel bir iş dayanışması ile işlerine bakıyorlar.Burada gariplik Kalkan koyunda o gariplik ise Kalkan koyundaki muazzam sessizlik ile beraberindeki yankılanma sayesinde eşlerin arasındaki tüm konuşmalarını Kalkan koyundaki herkesin duyabileceği haldeydi.Bunda da önemli bir şey yok peki öyle ise neden üzerinde duruyorum?
Üzerinde durduğum şey adamın eşine yani hanımına sarf ettiği sözlerdi ,hani az önce yukarıda seyyah-34 ait bir açıklamada ne demiştim.
Bu resimlerle bu konuları ben denk getirmiyorum buna emin olun,hazır denk gelmişken aile ilişkilerine değinmek istiyorum.
Balıkçı adamın yani yurdum insanın sarf ettiği sözlere ben ve eşim hiç alışık olmadığımız gibi hiçte tasvip etmediğimiz sözlerdi. Yani adam eşine öyle sözler ediyorduki olmaz böyle bir şey. Yok şöyle yap ,yok böyle ağı çek , ulannnn ben senin ..................... dümeni kırsanaaaa eline bir b... yakışmıyor y...... b..... ah ulen ahhh senin ben varya ...........................
Artık ne kadar güneş görmedik küfürler varsa 3 adet ağı atasıya kadar tam 1 saat kadar eşine sayıp söylemekten hiç çekinmeyen bu adamın bütün sarf ettiği kötü sözleri Kalkan koyunda o sesizlikte cümle alem duyuyordu. Örnek bir yurdum insanı
Hasret ve sabır ile kadın haklarının harfiyen uygulandığı bayanların horlanmadığı ve korunduğu günleri ağızı bozuk erkeklerin bu kötü huylarından vazgeçeceği günleri özlem ile bekliyoruz.


[attachment=1][attachment=2][attachment=3]





 

Ynt: Seyyah-34 İle Tarihe Yolculuk Başlıyor

Kalkanda yavaş yavaş gün batıyor ve gün batımı ile son pozlarımızı almak için tuşa basıyorum.cepteldeki tuşa artık ne kadar denklanşör denirse...

[attachment=1][attachment=2][attachment=3]





 



Ynt: Seyyah-34 İle Tarihe Yolculuk Başlıyor

Kemal abicim izninizle bir bilgi vermek isterim..
Patara sahili en uzun kumsal diye biliyorum 17 km idi yanılmıyorsam karetta ile ünlü sahil..
Birde patara kalkan arasında kaputaş diye bir yer var merdivenle sahile iniyosun oradaki tek kumsaldır..Pataradan kekovaya kadar deniz kenarı hep kayalıktır..
Paylaşayım istedim kemal abi..
 

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...